2. Rab, göklerin kralı, bütün yaratılışa egemen, kutsallar
arasında en kutsal Olan, tek egemen, Her Şeye Gücü Yeten, gururu ve gücü ile
yücelen Rab, bu saygısız ve zındık adam yüzünden derin acı çeken bizlere bak.
3. Çünkü her şeyin yaratıcısı ve her şeyin üstünde egemenlik süren
sen adil bir kralsın. Kibirli ve saygısızca davrananları yargılarsın.
4. Geçmişte adaletsizlik yapanları yok ettin. Aralarında kendi
güçlerine ve cesaretine güvenen devler vardı, ama sınırsız bir tufan göndererek
onları yıkıma uğrattın.
5. Küstahça davranan ve kötülükleriyle ün yapmış olan Sodom halkını
ateş ve kükürtle yok ettin; onları sonraki kuşaklar için bir örnek yaptın.
6. Kutsal halkın İsrail'i köle yapan kibirli firavunun üzerine
birçok felaketler göndererek büyük gücünü gösterdin.
7. Halkını savaş arabalarıyla ve askerle kovaladığında sen onları
denizin diplerinde boğdun. Fakat tüm yaratılışın üzerinde egemen olan sana güvenenleri
güvenle geçirdin.
8. Ellerinin eserini gördüklerinde Her Şeye Gücü Yeten seni
övdüler.
9. Sen, ey Kral, sınırsız ve ölçülmez dünyayı yarattıktan sonra
hiçbir şeye gereksinim duymamana karşın, bu kenti seçip adın uğruna kutsadın.
Görkemli huzurunla yücelttiğin zaman büyük ve onurlu adının yüceliği için onu
sağlam bir temel yaptın.
10. İsrail halkını sevdiğin için sıkıntıya düştüğümüz veya başarısız
olduğumuz durumda bu yere gelip dua ettiğimiz zaman yalvarışımıza kulak
vereceğine söz verdin.
11. Gerçekten de doğru ve sadıksın.
12. Zulmedildikleri ve küçümsendikleri zaman atalarımıza yardım
edip onları büyük kötülüklerden korudun.
13. Ey kutsal Kral, bak şimdi günahlarımız çok ve büyük olduğu için
acı ile eziliyor, düşmanlarımıza bağımlı oluyor ve çaresizlik içinde
yakalanıyoruz.
14. Düşüşümüzde bu küstah ve zındık adam, yeryüzünde senin
görkemli adına adanmış Kutsal Yer'i kirletmeye cüret ediyor.
15. Çünkü senin konutun insanların yaklaşamayacağı cennetlerin
cennetidir.
16. Fakat halkın İsrail'e kendi görkemini lütufla bağışladığın
için sen bu yeri kutsadın.
17. Bu adamların gerçekleştirdiği kirlilik için bizi cezalandırma.
Bizi bu saygısızlıktan sorumlu tutma. Yoksa suçlular öfkeleriyle övünüp
dillerinin gururuyla coşarak
18. 'Tiksindirici putların evleri nasıl ayaklar altına alındıysa
biz de kutsal konutu öyle çiğnedik' diyecekler.
19. Günahlarımızı sil, yanlışlıklarımızı kaldır ve merhametini bu
saatte göster.
20. Merhametlerin bize çabucak yetişsin, ruhu ezik ve mahzun
olanların ağzına övgü ezgileri koy ve bize esenlik ver."
21. Bunun üzerine her şeyin ilk Babası, kutsallar arasında en
kutsal Olan, her şeyi gören Tanrı, yasaya uygun bu yalvarışı işitip kendini
kibirce ve saygısızca yüceltmiş olanı cezalandırdı.
22. Bir kamış rüzgarda nasıl sallanırsa Tanrı da onu öylece
salladı. Öyle ki yerde çaresizce uzandı. Adil bir cezayla vurulduğu için kollarıyla
bacaklarının tutmamasının yanı sıra konuşamıyordu.
23. Bunun üzerine uğradığı sert cezayı görünce yaşamını yitireceğinden
korkarak arkadaşlarıyla korumaları büyük bir korku ve paniğe kapıldılar ve
onu oradan sürüklediler.
24. Bir süre sonra düzeldi. Fakat cezalandırılmış olmasına karşın
tövbe etmedi ve sert tehditler savurarak oradan uzaklaştı.
25. Mısır'a vardığında sözü edilen ve adil olan her şeye
yabancılaşmış içki arkadaşlarının yardımıyla kötülük etme niyetlerini eyleme
dökmeye devam etti.
26. Sayısız şehvetli eylemleriyle yetinmedi. O kadar ileri gitti
ki, cüretkâr bir şekilde çeşitli yörelerde kötü raporlar uydurdu.
Arkadaşlarının bir çoğu kralın amacını azimlice yerine getirerek onun isteğine
boyun eğdiler.
27. Yahudi toplumunu herkesin gözü önünde utanca boğmayı önerdi ve
meydandaki kuleye üzerinde şu yazıt olan bir taş yerleştirdi:
28. "Kurban kesmeyenlerin hiçbiri kutsal yerlerine giremez.
Ayrıca Yahudiler'in hepsi kayıt olup vergi ödeyecek ve köle konumunda
olacaktır. Karşı koyanlar zorla tutuklanıp öldürülecektir.
29. Kaydolanların bedenlerine ateş ile Diyonisos'un sarmaşık sembolü
dağlanacak ve önceki sınırlı konumlarına indirilecekler."
30. Herkese düşman
gibi görünmemek için de bunun altına şunları yazdırdı: "Ancak onlardan
biri gizemli inanışları benimseyenlere katılmayı seçerse İskenderiyelilerle
eşit yurttaşlık haklarına sahip olacaktır."
31. Bazı kişiler
doğal olarak kentlerinin dinini sürdürmenin bedelini ödemek istemediler ve
ileride kralın gözüne girebileceklerini düşünerek hemen teslim oldular.
32. Fakat
halkımızın çoğu cesur bir ruhla sapasağlam durup inançlarını inkar etmediler;
yaşamları karşılığında para ödeyerek kendilerini kayıt işleminden kurtarmaya
çalıştılar.
33. Yardım alma
umutlarını kararlılıkla beslediler ve ayrılanları Yahudi halkının düşmanları
olarak görüp onlardan nefret ederek onları arkadaşlık ve yardımdan yoksun
bıraktılar.